CTP tarafından ivediliği istenen öneriyle, vicdani retçi kabul edilenlerin askerlik ödevlerini ‘sivil hizmet’ şeklinde yapması hedefleniyor.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) tarafından “Vicdani Ret Hakkı”nın tanınması için sunulan Askerlik (Değişiklik) Yasa Önerisine “ivedilik” talebi pazartesi günü Meclis Genel Kurulu’nda ele alınacak.
CTP milletvekillerinin imzası ile ivediliği talep edilen “Vicdani Ret Hakkı”, ilk kez Ocak 2019’da Cumhuriyet Meclisi gündemine taşınmıştı. O dönem sunulmuş olan, vicdani ret hakkı ile ilgili Askerlik Yasası değişikliği üzerinde, dönemin Meclis Komitesinde Barolar Birliği, sivil toplum örgütleri, emekli asker örgütleri temsilcileri ile üst düzey emekli subaylar dahil farklı kesimlerin görüşleri de alınarak detaylı bir çalışma yapılmıştı.
CTP tarafından yapılan açıklamada, “Vicdani Ret Hakkı’nın halen gündemde olması ve bu konunun mevzuatımıza dahil edilebilmesi amacıyla, halihazırda kadük olmuş Askerlik (Değişiklik) Yasa Önerisinin yeniden gündeme getirilmesi gereği hasıl olmuştur” denildi.
CTP, birçok ülkede uygulandığı gibi ülkemizde de vicdani ret hakkının tanınması amacıyla Askerlik (Değişiklik) Yasa Önerisi’ni Meclis’e sunarak, ivedilikle görüşülmesini talep etti.
Yasa altında yürürlüğe konacak bir tüzükle, istismara açık olmayan ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin vicdani ret hakkı konusundaki içtihatlarında yer alan ilkeler ışığında değişiklik isteniyor.
Yasa önerisiyle, vicdani retçi kabul edilenlerin askerlik ödevlerini silahlı kuvvetlerde sivil hizmet veya silahlı kuvvetlerde olmakla birlikte bir görevlendirmeyle, kamu kurumlarında sivil hizmet gördürülmesi şeklinde yerine getirmeleri amaçlanıyor.
5 Ocak 2024 tarihli önergenin Genel Gerekçesi’nde, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında ve uluslararası uygulamada, vicdani rettin, din ve vicdan özgürlüğü kapsamında bir insan hakkı olarak görüldüğüne dikkat çekiliyor.
Avrupa ülkelerinin öncülüğünde pek çok ülkede, vicdani ret hakkını talep edenlere, askerlik hizmetine alternatif kamu hizmeti seçeneği sunulduğu anımsatılan gerekçede, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin KKTC Anayasası ile eş seviyede olduğu belirtiliyor.