1 Eylül Dünya Barış Günü’ne sayılı günler kala hazırlıklarını tamamlayan CTP-BG, Kıbrıs’a barışın gelmesi ve Suriye’de süren savaşın son bulması için dünyaya seslenmeye hazırlanıyor. Genel Sekreter Asım Akansoy etkinliklerle ilgili açıklama yaptı.

İnsanlık, Dünya Barış Günü’nü bu yıl yine savaşlar eşliğinde kutlamaya hazırlanıyor. Silah baronlarının esir aldığı dünya, çocukların kanlı sabahlara uyandığı, patlayan bombaların hiç susmadığı bir yer olmaya devam ediyor. Mayınlara basmadan, tellere takılmadan, bombalarla uyanmadan yenecek bir dilim ekmeğin umuduyla yine bir ‘Barış Günü’ yaklaşıyor ve insanlar bu barış ateşinin etrafında buluşmaya hazırlanıyor.

Kıbrıs’ta kalıcı barışa olan susamışlığımız, güvenliğe, istikrara ve sürdürülebilir gelişmeye yani dünya ile bütünleşmeye dairdir. Kıbrıslı Türklerin kendi kendisini yönetmesine, özgür günlere dairdir. Ortak vatan ve ortak çıkara dayalı bir gelecek, karşılıklı kabul edilebilir, siyasi eşitliğe dayalı, iki bölgeli iki toplumlu Federal Kıbrıs hedefi ile mümkündür. Gerek Kıbrıslı Türk gerekse Kıbrıslı Rum çocukların, gençlerin ve ailelerin, bu güvenli ve istikrarlı ortak gelecekten çıkarı büyüktür. Sadece çocukların görmesi gereken güzel günler için bile bu kavgayı vermek yüce bir değerdedir.

Bölgemizin giderek ısındığı, halkların şiddetle baskı altına alındığı bir dönemden geçiyoruz. Ortadoğu yine kan içinde… Halkların kendi kaderlerini, geleceklerini belirleme hakkının öneminden hareketle, ne eli kanlı diktatörler tarafından ezilen ne de emperyal güçlerce şiddete, çatışmaya teşvik edilen siyasi müdahaleler sonuç alıcı olacaktır. Demokratik ve özgür Ortadoğu ancak halkların kendi sosyal kültürel ve zengin tarihsel geçmişleri ve siyasi iradeleri ile şekillendiği ölçüde sağlanabilecektir.

Akdeniz’de bulunan petrol ve doğalgaz yatakları, hemen yanımızda büyük çatışmalara gebe. Kıbrıs Rum egemenlerin, çözümsüzlük koşullarında tek yanlı hidrokarbon arayışına girişmesi önümüzdeki günlerin şaka kaldırmaz, güç yarışına ve sıcak gelişmelere kapı açtığını belirtmekte yarar vardır. Ne bu tür bir tek yanlı girişim kabul edilebilir, ne de bu yanlışa yanlışla cevap verecek askeri güç oyunları…

Dünyayı kana bulayan ve hala ellerini ovuşturan doyumsuz kesimlere karşı emeği en yüce değer bilen CTP-BG, her yıl olduğu gibi bu yıl da 1 Eylül’de Ledra Palas’ta iki toplumun sivil örgütleriyle buluşacak olmanın heyecanını yaşıyor. Dev-İŞ ve PEO sendikalarının öncülüğü ve Ortak Barış İnisiyatifinin desteği ile gerçekleşen Barış organizasyonunda CTP yerini alacaktır.

31 Ağustos’ta CTP Kadın Örgütü’nün Lefkoşa Gençlik Merkezi’nde saat 18.00’da çocuklar için düzenleyeceği etkinlikle, Barış Günü’nü selamlamaya hazırlanan kadınlarımız, başka bir dünya yaratmanın mümkün olduğunu vurgulamak için gün sayıyor.

4 Eylül’de saat 20.00’de Mağusa’da Namık Kemal Meydanı’nda ise “CTP-BG, Dünya Barışı için her yerde, her dilde!” Barış Şenliğinde buluşacağız… Kıbrıslı Türk müzisyenlerimiz Arda Gündüz ve Umut Albayrak’ın şarkıları yanında Neşe Yaşın’dan kendi, Erol Refikoğlu’ndan da Fikret Demirağ şiirleri dinleyeceğiz. Yine aynı gece dünya barış elçilerinden Zülfü Livaneli dostumuzu ağırlayacak olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. En güzel barış şarkılarını halkımızla birlikte tek bir ağızdan söylemek için meydana akacağımız 4 Eylül akşamında Kıbrıs’a barışın gelmesi ve çok yakınımızda Suriye’de süren savaşın son bulması için dünyaya seslenmeye hazırlanıyoruz.

Küçücük bir adandan koca dünyaya ‘barış’ diye haykırmak için, çocukların savaş sirenlerini değil, okul zillerini beklemesi için, Ortadoğu’da yaşanan vahşete ‘dur’ diyebilmek için, katliamların son bulması, barut kokusunu yeryüzünden temizlemek için tüm halkımızı Barış Günü etkinliklerine katılmaya davet ederim.

 

Asım Akansoy

CTP-BG Genel Sekreteri

27.08.2012