Erhürman: Bütçe hemen Meclis’e gelsin, yardımcı olalım, geçirelim!

CTP Genel Başkanı Lefkoşa milletvekili Tufan Erhürman bugün Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı öneri ile hükümete seslendi. Erhürman, bütçenin hemen Meclis’e getirilmesini ve partiler arasında varılacak bir anlaşmayla kısa sürede geçirilmesini önerdi. Erhürman, komitedeki ve Meclis’teki görüşmelerin hızlandırılması için ana muhalefet partisi olarak üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını belirtti. Erhürman ayrıca, meşruiyetini kaybetmiş bir hükümetin seçime bu kadar kısa bir süre kala Meclis’te ivedilikle görüşülmek üzere ülkenin geleceğini bağlayacak tezkereler getirmesinin parlamenter demokrasinin ilkelerine aykırı olduğunu söyledi. Erhürman, “Halkın geleceğini bağlayan kararlar almanıza onay vermeyeceğiz. Hükümeti, erken seçime bu kadar az zaman kalmışken, acil ve cari işler dışında tasarrufta bulunmamaya davet ederiz” dedi. Erhürman şöyle konuştu:

“Biliyorsunuz 7 Ocak tarihi seçim tarihi olarak belirlenmiş durumda. Bu şartlar altında bugün 23 Ekim ve seçim tarihine iki buçuk ay kaldı. Hükümetin başbakanının bu hükümetle ilgili açıklamaları da ortada. Bu saatten sonra bu hükümetin bu ülkenin geleceğine dair söz söyleme olanağının ortadan kalktığı açık. Bütün parlamenter demokrasilerde geçerli olan bir ilkeye uyulmasını istiyoruz… Bu noktadan sonra hükümetin, ülkenin geleceğini bağlayan, acil ve cari olmayan konularda tasarrufta bulunması parlamenter demokrasinin genel anlayışına uygun değildir. Seçimin ardından hükümete gelecek olan kimse gelir ve geleceği bağlayacak kararları halkın iradesiyle meşruiyetini kanıtlamış yeni hükümet olarak verir, yola devam edilir. Bu hükümeti bu noktadan sonra cari olmayan, muhakkak acilen yapılması gerekmeyen konularda herhangi bir tasarrufta bulunmamaya davet ederiz.”

NEDEN İVEDİLİK İSTEDİĞİNİZİ AÇIKLAYIN
“Bu bağlamda, başvurusunu 2016’da yapan bir üniversitenin kurulması konusunun bugün ivedilikle önümüze getirilmesini anlamlı bulmadığımızı söylemek zorundayız. Talepler komiteye gitsin, incelensin ama hepimizin bildiği gibi ivedilik zannedildiği gibi fark yaratan bir talep değildir. Yaratabileceği fark sadece 13 gündür. Seçime bu kadar az süre kalmışken hükümetin ivedilik talebiyle konuyu önümüze getirmesinin meşru herhangi bir gerekçesi yoktur. Bu söylediklerim bugünkü iki üniversite ile ilgili de değildir. Bu noktada bu hükümetin seçime iki buçuk ay kala karşımıza gelmesi uygun değildir. Komite aşamasında ne yönde oy vereceğimizden bağımsız olarak ivedilik talebine oyumuz ret olacak”.
Erhürman, çağrısına karşın Eğitim Bakanı’nın ve ivedilik talebinde bulunan başbakanın ivedilik talebinin gerekçesini açıklamaması üzerine yeniden söz alarak şunları söyledi: “Bakan veya başbakan çıkıp buradan ivedilik talebinin gerekçesini açıklasın diye çağrıda bulunuyoruz, bekliyoruz ama yine nafile… Nedir bu talebin gerekçesi açıklayın bunu. Seçime bu kadar kısa süre kalmışken neden bu noktada ivedilik isteniyor, Eğitim Bakanı’ndan da başbakandan da bütün çağrılarımıza karşın herhangi bir açıklama yok. Milletvekilleriniz bu öneriye hangi gerekçeyle olumlu oy verecek? İnanılır gibi değil. Sorumsuzluk ve ciddiyetsizlik hat safhada!”

HÜKÜMET TEPKİNİN ARDINDAN KINAMA TEZKERESİNİ GERİ ÇEKTİ
UBP ve DP gruplarının ve bazı bağımsız milletvekillerinin Meclis gündemine getirdiği ve ivediliği istenen, “Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Temsilciler Meclisinin Garanti ve İttifak Anlaşmasının Ortadan Kaldırılmasına Yönelik Adımının Kınanmasına İlişkin Karar Önerisi” Meclis’teki muhalefet partileriyle istişare edilmeksizin hazırlandığı gerekçesiyle tepki gördü ve hükümet tarafından geri çekildi. Erhürman konuyla ilgili kürsü konuşmasında şunları söyledi:
“Ciddiyetsizliğin, sorumsuzluğun dibine vurulmuş durumda. Kıbrıs Rum Meclisinin bizim de hiçbir şekilde tasvip etmediğimiz, müzakerelerde görüşülmesi gereken bir konuda müzakerecilerin elini bağlama girişimi olarak değerlendirdiğimiz ve çözüme katkısı değil olumsuz etkisi olacağının altını çizdiğimiz kararı ile ilgili olarak ne bizimle ne TDP’yle ne de bağımsız milletvekilleriyle görüşüldü. Az önce önümüze gelen önergeden kimsenin haberi yok. Hükümete mensup milletvekilleri ve hükümeti destekleyen bağımsız milletvekilleri Kıbrıs sorunu gibi önemli bir konuda karar önerisi hazırlıyor, altına da ‘Kıbrıs Türk halkı adına’ imza atıyor ama muhalefet milletvekilleriyle hiçbir şekilde istişare edilmiyor. İmza sahiplerinden Sayın Arabacıoğlu da yerinden teyit ediyor ki böyle bir konuda Meclis’in usulü, adabı bu değil. Bu kadar ciddiyetsiz, herhangi bir usul tanımayan bir yaklaşımla önümüze geliyor ve bir de ivedilik istiyorsunuz. Arabacıoğu’nun altında imzası var ama şimdi oturduğu yerden diyor ki ‘diğer partilerle istişare edilerek getirilmesi lazım’. Ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Bu kadar saygısızlık, bu kadar ciddiyetsizlik doğru bulduğunuz bir şey mi? Biraz edep, adap. Ana muhalefet partisi var, TDP var, bağımsız milletvekilleri var… Hepimizden habersiz bize dayatma yapacaksınız. Herhalde planınız da seçim malzemesi olarak kullanmak. ‘Halkın çıkarlarını biz temsil ederiz, diğerleri etmez’ demek istiyorsunuz. Kahramanlık yapacaksınız! Sizin ne hakkınız var bizi hiçe saymaya? CTP’nin iktidardaki her iki partiden de daha fazla vekili var. Siz bize ne demek istiyorsunuz? Bu kadar nezaketsizlik, bu kadar saygısızlık, bu kadar sorumsuzluk artık çok fazla.”

CTP’DEN ÖNERİ: TEKNİK OLARAK İHTİYAÇ DUYULAN BÜTÇE HEMEN GEÇEBİLİR
“Bütçenin bir an önce hükümet tarafından Meclis’e sevk edilemesini öneriyoruz, ek olarak bütçe komitesinde görüşme takviminin kısaltılmasını da öneriyoruz. Her yıl bütçe görüşmelerinde özellikle muhalefet vekilleri söz alır. Hükümete yönelik eleştiri haklarını kullanırlar. Biz bu dönemde Meclis’te varılacak bir konsensusla herkes olur verirse Meclis’teki görüşme sırasında konuşma sürelerinin kısaltılmasına yönelik öneri yapıyoruz. Bütçe gelsin, komiteden geçsin, Meclis’ten geçsin ve tabii ki bu hiç kuşkusuz öyle bir bütçe olsun ki bu dönemin koşullarına uysun. Birtakım tahaahütler altına girip seçim yatırımı olmasın. Somut önerimiz bir an önce bütçenin Meclis’e gelmesidir. Görüşme süresi kısıtlansın ve teknik olarak ihtiyaç duyulan bütçe hemen geçirilsin”.
Erhürman’ın önerisinin ardından söz alan Özgürgün’ün böyle bir şeye gerek olmadığını, daha önce de bütçe geçmeden seçime gidildiğini, önemli olanın bütçe değil seçim olduğunu söylemesi üzerinde yeniden söz alan Erhürman, “Biz, bu kadar sorumsuz ve ciddiyetsiz bir hükümet bir an önce gitmeli derken tam da bunu söylüyorduk işte. Başbakan YSK ile görüşme ve seçim tarihini belirleme konusundaki sorumluluklardan sonra şimdi de bütçeyi Meclis’ten geçirme sorumluluğundan kaçıyor. Hem de bizim bu konuda da sorumluluk üstlenmeye hazır olduğumuzu söylememize karşın. Bu kadar sorumsuzlukla buraya kadar” diyerek sözlerini tamamladı.