CTP-BG Dış İlişkiler Sekreteri Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon ile gerçekleştirdiği görüşmenin öneminin altını çizerek, …
CTP-BG Dış İlişkiler Sekreteri Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon ile gerçekleştirdiği görüşmenin öneminin altını çizerek, olması gereken zamanda gerçekleştiğini söyledi. Şahali, konuyla ilgili açıklamasında Kıbrıs Sorunu’na çözüm bulunması amacıyla Talat-Hristofias arasında devam eden müzakerelerin ikinci turunun henüz başında, liderlerin bizzat Genel Sekreter Ban’a pozisyonlarını açıklamış olmalarının, Birleşmiş Milletler’in çok daha sağlıklı bir tutum belirlemesine katkısı olacağını vurguladı. Şahali açıklamasında şunları söyledi:
“
Cumhurbaşkanı Sayın Mehmet Ali Talat’ın Birleşmiş Milletler’in New York’taki Genel Merkezi’nde Genel Sekreter Ban Ki Moon ile gerçekleştirdiği görüşme son derece önemli olup, tam da olması gereken zamanda gerçekleşmiştir. Kıbrıs Sorunu’na çözüm bulunması amacıyla Sayın Cumhurbaşkanı ile Sayın Hristofyas arasında devam eden müzakerelerin ikinci turunun henüz başında, liderlerin bizzat Genel Sekreter Ban’a pozisyonlarını açıklamış olmalarının, Birleşmiş Milletler’in çok daha sağlıklı bir tutum belirlemesine katkısı olacaktır.
İkinci tur müzakerelerde ele alınacak konularda yakınlaşma sağlanabilmesi için, Birleşmiş Milletler’in daha aktif bir misyon üstlenmesi mutlak bir gerekliliktir. Son derece önemli bir aşamada bulunan Kıbrıs Sorunu’nda, çözüme hedeflediğini beyan eden iki liderle ulaşmak, tarihi bir fırsat olarak değerlendirilmelidir. Bu fırsattan hem Kıbrıslı Türklerin, hem de Kıbrıslı Rumların olası en yüksek fayda ile yararlanabilmesi için, ilgili bütün çevrelerin sorumlu davranması gerekmektedir. Türkiye ile Yunanistan başta olmak üzere, Kıbrıs’ın garantörü olan İngiltere’nin, Avrupa Birliği’nin ama en öncelikli olarak Kıbrıslı Türklerle Rumların, çözümün olası en kısa sürede sağlanabilmesi için yapıcı bir tutumla çaba göstermesi şarttır.
Müzakereleri yürüten liderlerin, Kıbrıs Sorunu’nun çözümüne zemin teşkil edecek Birleşmiş Milletler belgelerine ve son olarak bizzat kendileri tarafından varılan 23 Mayıs ve 1 Temmuz anlaşmaları çerçevesinde saptanan ilkelere bağlılıkla çalışmalarını sürdürme ve yılsonunda varılacak anlaşma metnini iki toplumda eş zamanlı referanduma götürme sorumluluğu vardır.
Sayın Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın her fırsatta ve son olarak da New York’ta doğrudan Genel Sekreter Ban Ki Moon’a bildirdiği gibi, Kıbrıs Sorunu’na kapsamlı ve yaşayabilir bir çözüm ancak ve ancak Birleşmiş Milletler parametreleri çerçevesinde bulunabilecektir. Böylesi bir çözümün hem uluslararası kabul görme düzeyi, hem de sağlayacağı güvenceyle, başka herhangi bir alternatife zemin bırakmayacak kadar güçlü bir çözüm olacağı açıklıkla bilinmelidir.
Cumhuriyetçi Türk Partisi – Birleşik Güçler, Kıbrıs Sorunu’na çözüm bulunabilmesi için, içinde bulunulan dönemi eşsiz bir fırsat olarak değerlendirmekte ve bu konuda sorumlulukla hareket ederek sürece katkı yapma kararlılığını bir kez daha açıklamayı yararlı görmektedir.
Kıbrıs Sorunu’nun iki bölgeli, iki toplumlu ve toplumların siyasi eşitliğine dayalı federasyonla çözümünden başka bir seçeneğin, ne Kıbrıslı Türklere ne de Kıbrıslı Rumlara huzur ve refah sağlamasının mümkün olamayacağına inanan CTP-BG, bu konuda Kıbrıs’ta ya da Kıbrıs dışında, görüş birliğine varacağı bütün yurtiçi ve/veya uluslararası çevrelerle iş ve güç birliğini sürdürecektir. İnancımız odur ki, yılsonundan önce bir uzlaşı metninin ortaya çıkması ve adanın her iki yanında eş zamanlı referanduma götürülmesi mümkündür. Birleşmiş Milletler’in daha aktif bir pozisyonla sürece müdahil olması, sadece Kıbrıs’a değil, bölgemizde de barış ve istikrarın hakim olabilmesi için önemli bir katkı sağlayacaktır.”