Müzakere tarihimiz içerisinde Kıbrıs sorununun çözümüne dair ortaya koyulan çabaların oldukça somut bir hal aldığı önemli bir süreçten geçiyoruz. Bu süreç gerek Kıbrıslı liderlerin ortaya koyduğu irade, gerekse uluslararası aktörlerin çözüm sürecine yapmaya hazırlandıkları katkı dolayısı ile sadece ada halklarının değil, barış özlemi duyan tüm bölge halklarının da umutlarını yükseltiyor.
Bu umutların yükselmesine nazire, yıllardır ülkemizde tesis edilen statükodan çıkar sağlayanların her zamanki milliyetçi hamasetlere başvurmak suretiyle halkımızın endişelerini kışkırtmaya çalıştıklarını, gerçek dışı tezler öne sürerek, Cenevre görüşmelerinden sonuç alınmaması halinde “B Planı olarak Türkiye’nin vilayeti olabileceğimizi” söylediklerini şaşkınlıkla izliyoruz.Tüm ada halkları gibi, Türkiye ve Yunanistan başta olmak üzere bölgemizde bulunan tüm ülkelerin faydasına olacak federal çözüm dışında bir seçeneğin telaffuz dahi edilmesi gerçekçi değildir.
Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak bilinmesini isteriz ki, Cenevre görüşmelerinin ülkemize barış getirmesi için koyacağımız çaba yanında bu görüşmelerde ortaya çıkması olası pürüzler, partimizin adanın federal bir çatı altında yeniden birleşmesi yönünde ortaya koyduğu çabaları etkilemeyecektir. Federal çözüm bizim için bir “A Planı” değil, yarım asırdır ülkemizin üzerine karabasan gibi çöken ayrımcı, çatışmacı ve ötekileştirici politikalara son verecek olan, Kıbrıs’ı yeniden ortak yurdumuz ve barış adası yapabileceğimiz yegane çözüm modelidir.
Cumhuriyetçi Türk Partisi