CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Meclis Genel Kurulu’nun bugünkü oturumunda Anıtlar Yüksek Kurulu’nun sit alanında yapılan derece değiştirme işlemi konusunda konuştu. Erhürman, “böyle bir karar gerekçesiz alınamaz. Bu açıkça hukuka aykırıdır. Karar geri alınmazsa dava açacağız” dedi. Erhürman şöyle konuştu:
“Sit alanlarında derece değişikliği ile ilgil konu mekan itibarıyla tartışılıyor ama benim konuşmam mekanla ilgili değil. Ortada bir sit alanı varsa ve derecelendirilmiş bir alansa bu derecenin değiştirilmesi nasıl gündeme gelebilir? Hukuka uygun bir şekilde nasıl yapılabilir bununla ilgilidir. 4 Mayıs 2017 tarihli Resmi Gazete’de yer alan kararda, (a) bendinde birden çok parsel ikinci derece kapsamından çıkarılarak birinci derece kapsamına alınmıştır. (b) bendinde ise bir parsel ikinci dereceden çıkarılıp üçüncü dereceye alınmıştır. İlgi bakana soruyorum: Bize verilen bilgilere göre bu kararın alınmasından kısa bir süre önce idareye bir başvuru ve takas istemi var. Bu ikinci derecedeki parsellerle ilgili takas istemi. Bunun mevzuatımıza göre tek yolu var. İkinci derecedeki parselleri birinci dereceye geçirmek. Sayın Bakanın, bu kürsüden, ikinci dereceden birinci dereceye geçirme kararının takas olanağı yaratmak için verilip verilmediğini, yani kişiye özel işlem yapılıp yapılmadığını açıklama yükümlülüğü var.
Dilekçeden kısa bir süre sonra bu karar üretilmişse takasa olanak tanımak için, yani özel sebeplerle derecelendirme değişikliği yapılmıştır demektir ki bu çok ciddi bir ithamdır. İlgili bakanların bu konuda açıklama yapmaları lazım. Eğer böyleyse sadece hukuka aykırılık değil, aynı zamanda bir suç da söz konusu olacaktır. Ama bu olmasa da karar her halükarda hukuka aykırıdır. İyi İdare Yasası’na göre böyle bir karar gerekçeli yazılmak zorundadır oysa Resmi Gazete’de yayımlanan kararda hiçbir gerekçe yoktur. Böyle bir işlem ancak bilimsel gerekçelerle, söz konusu parsellerin neden ikinci dereceden birinci dereceye geçirilmesi bilimsel verilerle açıklanarak ve bu gerekçeler işlemle birlikte yayımlanarak verilebilir. Herhangi bir kişinin mağduriyeti bile buna gerekçe olamaz. Bunun ancak bilimsel bir gerekçesi olabilir. Salt bu sebeple dahi bu karar hukuka aykırıdır ve eğer geri alınmazsa dava açacağız. Çünkü Anıtlar Yüksek Kurulu’na bu tip kararlar alabilme yolunun açılması bütün sit alanlarının artık risk altında olduğunu gösterir.
Sizi uyarıyorum. Yaptığınız işler hukuka aykırılık boyutunu aşmış suç boyutuna gelmiştir. Hapis cezaları gündeme gelecek. Bu başvuruları yapacağız. İş artık çığrından çıktı. Mahkeme kararlarını dahi uygulamıyorsunuz. Gazeteler soruyor mahkeme kararlarını neden uygulamıyorsunuz diye! Mahkeme kararı uygulamamak suçtur, bir yıla kadar hapis cezası gerektirir. Bilin ki mahkeme kararlarını uygulamamanıza kesinlikle müsaade etmeyeceğiz.
Bunlar yetmezmiş gibi, Anıtlar Yüksek Kurulu’nun bir üyesi Pazar günü yayımlanan bir gazetede açıklama yapıyor ve aylar önce Kurul’un mühürleme kararı almasına karşın Catherina Cornaro evinde faaliyetlerin hala devam ettiğini ve yine aylar önce Kurul’un karar almış olmasına karşın Salamis’teki izinsiz eklentilerin hala yıkılmadığını iddia ediyor. Bunlar doğru mu? Bunları ilgili bakanın bu kürsüden yanıtlaması gerekir. Bunlar kabul edilebilir şeyler değil. Sayın Bakandan cevap bekliyorum. Son olarak Çıkarma Plajı ile ilgili kararın akıbeti ile ilgili olarak hala kamuoyuna herhangi bir açıklama yapmamış olduğunuzu hatırlatırım. Basında Bakanlar Kurulu’nun kararı iptal etmediği ama uygulamayacağı yönünde haberler yer aldı. Ama ne Başbakan ne de Bakanlar Kurulu adına herhangi bir bakan açıklama yaptı. Kararı uygulamayacağım ama iptal etmiyorum demek hukuken manasız bir şey söylemektir. Bu ciddiyetsizliktir, basiretsizliktir. Kamuoyu açık ve net yanıt bekliyor. Çıkarma Plajı ile ilgili kararınız nedir? Bunları yapmaya devam ettiğiniz müddetçe bilin ki biz de size “gelecek hırsızı” demeye devam edeceğiz. Çünkü bu yaptıklarınız çocuklarımızın, torunlarımızın geleceğinden çalmaktan başka bir şey değildir”.