Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) Eğitim Sekreteri Doç. Dr. Mehmet Çağlar, …

 Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) Eğitim Sekreteri Doç. Dr. Mehmet Çağlar, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Kemal Dürüst’ün gerçekleri saptırmayı ısrarla sürdürdüğünü ve bu yolla kamuoyunun kafasını bulandırdığını kaydederek, Bakan Dürüst’ü ‘dürüstçe’ davranmaya davet etti.

 
Bakan Dürüst’ün “CTP Türkiye’den 122 öğretmen” getirtti söylemini devam ettirdiğine işaret eden Çağlar, 122 öğretmenin 6 yılda geldiğini anımsatarak, 2009 yılı için Türkiye’den talep edilen öğretmen sayısının 97’ye ulaştığını kaydetti.
 
Çağlar, Dürüst’ün iddialarını yanıtladığı açıklamasında şöyle konuştu:
“1987 yılından bugüne kadar Türkiye ve Kuzey Kıbrıs eğitim bakanlıkları arasında 7 adet protokol imzalandı. Türkiye’den öğretmen talepleri de bu protokollerin bir parçasıdır.
CTP-BG’nin iktidarda olduğu dönem içerisinde CTP-BG, olması gerektiği gibi, sadece eksik olan branşlarda Türkiye’den öğretmen alımı için talepte bulunmuştur. Oysa CTP-BG’den önceki hükümetler döneminde bu önemli noktaya dikkat gösterilmemişti.
 
CTP-BG, 2008 yılında, 2009 öğrenim yılı için 3’ü psikolojik danışman rehber, kalanı ise teknik okul öğretmeni olmak üzere 37 öğretmen talebinde bulunmuştu. UBP’li Eğitim bakanı bu rakama 47 kişiyi daha ekledi; Türkiye’deki duyurularda ise 47 kişilik talep 60’a çıktı. Dolaysıyla UBP’nin 2009 öğrenim yılı için öngördüğü Türkiye’den getirilecek öğretmen sayısı CTP-BG’nin daha önce talep ettiklerine eklenince 97’ye çıktı. Oysa CTP-BG’nin 6 yıldaki talebi 122 olmuştur ki bu da yılda ortalama 20 öğretmen demektir. UBP bunu gelir gelmez 97’ye çıkartmıştır.
 
Dahası, CTP-BG’nin Türkiye’den öğretmen taleplerini azaltmak ve Kıbrıslı Türk öğretmenlerin istihdamını sağlamak amacıyla ihtiyaç duyulan branşlarda orta ve uzun vadede öğretmen yetiştirilmesine yönelik uygulamaları da başarıyla sonuçlanmış, Türkiye’den getirtilen öğretmen sayısı giderek azalmıştı. Önceden gelenlerle birlikte 2008 yılında Türkiye’den gelen öğretmen sayısı 100’e inmiş durumdaydı.
 
CTP-BG’nin bu yöndeki uygulamalarına örnek verecek olursak; 30 yıl boyunca kadro açılmayan özel eğitimde CTP döneminde 40 kadro açıldı ve her yıl münhal ilan edilerek Kıbrıslı Türk öğretmenlerin istihdamına gidildi.  
 
Mesleki teknik öğretmen kontenjanları, planlı bir çalışmayla yerli öğretmenlerle doldurulmaya başlandı. CTP-BG döneminde din dersleri seçmeli olmasına karşın münhal ilan edildi ve ülkede bulunan 1-2 kişi istihdam edildi. Oysa din derslerini zorunlu hale getiren UBP, bu yıl hiç münhal ilan etmeden Türkiye’den 18 din bilgisi öğretmeni talep etti. Oysa ülkede ilahiyat mezunu gençler var.
 
Psikolojik danışmanlık öğretmenlerine gelince, her yıl 1 ya da 2 öğretmen talebimiz olmuştu. Ancak okul öncesi eğitim yaşının 4’e indirilmesi üzerine 2007 yılında 7 kişi talep edildi. 
 
Ancak, daha önce, özel eğitim yasası olmadığı gibi yasası olmadığından kadro da yoktu. Bu nedenle Kıbrıslı Türk rehber öğretmen istihdam edememiştik. 
 
Tabi ki bu yasanın da yapılması gündemdeydi ancak CTP-BG iktidara geldiğinde önünde 30 yılın birikimi yapılmayı bekleyen yasaları buldu. Öğretmen sendikal çalışma yasası, öğretmen özlük hakları ile ilgili yasalar yapıldı. 
 
Rehberlik ve psikolojik danışmanlık tüzüğü hazırlanıp yürürlüğe kondu. YÖDAK’ı da içeren ve büyük eksikliği duyulan Yüksek Öğrenim Yasası yapıldı, Atatürk Öğretmen Akademisi Yasası çalışır hale getirildi. Özel Eğitim Yasasını hazırladık teknik kurla gönderdik, şimdi tartışılıyor. UBP bizim hazırladığımız bu yasaya da sahip çıktı.
 
Tüm bu gerçekler ışığında başta Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Kemal Dürüst olmak üzere Eroğlu başkanlığındaki UBP hükümetini gerçekleri çarpıtmaktan vazgeçmeye, dürüst davranmaya davet ediyorum”