CTP-BG Genel Başkanı Ferdi Sabit Soyer, çalışanların sağlıkta, gümrükte,…

 CTP-BG Genel Başkanı Ferdi Sabit Soyer, çalışanların sağlıkta, gümrükte, hapishane ve diğer işyerlerinde sürdürdüğü sendikal mücadelelere karşı hükümetin takındığı tavrın sorun çözmek yerine sorunları karmaşıklaştırmaya dönük bir gelişmeye dönüştürdüğü-nü vurguladı. Soyer, gelişmelerle ilgili değerlendirmesini içeren basın açıklamasında ortaya şu görüleri koydu:

 
“Çalışanların sağlıkta, gümrükte, hapishane ve diğer işyerlerinde sürdürdüğü sendikal mücadelelere karşı hükümetin takındığı tavır, sorun çözmek yerine sorunları karmaşıklaştırmaya dönük bir gelişmeye dönüşüyor.
 
 Nitekim Başbakan Derviş Eroğlu’nun Lefke’nin Kurtuluş törenlerinde yaptığı konuşma bunun yeni bir örneğini oluşturdu.
 
Buna göre Derviş Eroğlu, 2003 öncesinde gerçekleştirdiği ve aynı söylemler ile üslubun toplumda yarattığı gerginliği unutmuşa benzemektedir. Bu yüzden acı ile dolu onca tecrübeye karşın; sendikalarımızı şimdi hala, “yabancı emellere hizmet etmekle suçlamak. ”tadır. Bu hem ders alınmadığının bir göstergesidir, hem de demokratik gelişmeye darbe indirecek bir içerik taşımaktadır.
Sendikal hareketlerle ne kadar çelişkiniz olursa olsun, hükümet olmak size sinirlenme hakkı vermez. Bu ülkenin doktorunu, sağlık çalışanını, gümrükçüsünü, gardiyanını eğer “yabancı emellere hizmet etmekle” suçlarsanız siz demokrat olamazsınız. Bu baskıcı yönetimlerin ilk başvurdukları söylemdir.
Bu arada Çalışma Bakanı da yaptığı konuşmada, pervasızca, “bu hakları biz verdik biz alırız” demeye getirdi.
 
Demokrasiden nasibini almamış bu anlayış ile sendikal hiçbir sorun çözülemez. Kendisini Padişah’ın yetkilerinin üstünde yetkilerle donatılmış sayan ve ülkede bulunan tüm yasal düzenlemeleri,” ben verdim ben kaldırırım” diyen bir anlayış, ne 21. Yüzyıl değerleri, ne AB standartları, ne de Kıbrıs Türk halkının demokratik hümanist gelenekleri ile bağı olabilir.
 
 O zaman bu Bakana sormak gerekir? Eğer bu gün ülkeyi sıkıntıya sokmuşsa dün bu “verdiklerin”, o zaman demokratik prosedüre ve etik değerlere göre derhal istifa etmen gerekmez mi?
 
Kendini seçilmiş Padişah ve Vezir sananlar demokratik etik değerlerin karşısında her zaman siyasi hüsrana uğrayacaklardır.
Bu çatışmacı kültürle Derviş Eroğlu Başkanlığındaki bu hükümet hiçbir soruna çözüm üretmez.
 
Bu gün sendikaları dış güçlerin sözcüsü diye takdim eden Başbakan Eroğlu’na ve bu gün sendikal harekete dönerek “biz verdik biz alırız” diye despotluk söylemi yapan Çalışma Bakanına sormak gerekir.
 
O zaman 19 Nisan seçimleri öncesinde niye tüm sendikalara, “kazanılmış haklara dokunulmayacak aksine haklar artacak” diye yazılı taahhütname verdiniz? Niye o zaman %20 artış yapacağınız vaadini verdiniz?
 
Bir an evvel Hükümet sendikalarla ciddi görüşmelere başlamalı, dayatma tavırlardan ve çalışanların onurlarını aşağılayarak siyasi üstünlük elde etmek çabasından uzaklaşmalıdır. “