CTP-BG Eğitim Sekreteri Mehmet Çağlar, yeni eğitim yılının birçok sorunla başladığınaişaret ederek, Eğitim …

 CTP-BG Eğitim Sekreteri Mehmet Çağlar, yeni eğitim yılının birçok sorunla başladığınaişaret ederek, Eğitim Baklanlığını sorunların çözümünde daha duyarlı, adil ve bilimsel olmaya davet etti. Çağlaraçıklamasında şunlar söyledi:

 
“2009-2010 Akademik yılına  İlköğretim Dairesine bağlı okullarımız 15 Eylül’de, Genel Ortaöğretim ve Mesleki Teknik Öğretim Dairelerine bağlı okullarımız ise 16 Eylül’de bir yığın sorunla başlamıştır.
 
Fiziki alt yapı, araç-gereç, kitap, program ,öğretmen nakilleri, müdür-muavin atamaları, öğretmen görevlendirmeleri, geçici öğretmen atamaları ve öğretmen haklarına kadar her konuda çok ciddi sorunların var olduğunu görmekteyiz.
 
Sn. Bakan ve Bakanlık yetkilileri eğitimde yaşanan sorunlarla ilgili somut ve net açıklamalar yapmak yerine popülist yaklaşımlar ve yüzeysel söylemlerle günü kurtarmaya çalışıyorlar.
 
CTP-BG/MYK- Eğitim Sekreterliği olarak eğitim sistemimizle ilgili çeşitli basın açıklamaları yaparak kamuoyunu bilgilendirmeye çalışıyor ve Bakanlığı sorunların çözümünde daha duyarlı, adil ve bilimsel olmaya davet ediyoruz. Aşağıda bu sorunların bazılarını yeniden dile getirmek  ve kamuoyunu bilgilendirmek istiyoruz:
 
1.             Öğretmenlerimizin ders yılına hazırlanmalarında önemli bir yeri olan, gerek ders araç ve gereçlerinin temininde gerekse öğretmenin kendi ihtiyaçları için kullanılan ders yılına hazırlık ödeneği henüz ödenmemiştir. Öğretmenlerimizin yeni ders yılına hazırlanmalarında önemli olan bu konuda CTP-BG Hükümetleri her zaman duyarlı olmuştur. Hükümetimiz döneminde, ders yılına hazırlık ödeneği kesinlikle ders yılına başlamadan önce ödenmekle kalmayıp,  miktarı da 2006 yılında asgari ücretin 1.50 katından 1.75 katına yükseltmiştir. UBP hükümeti ve Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı içinde bulunduğumuz eğitim-öğretim yılında hem öğretmenlere ödenen hazırlık ödeneğini halen ödememiş hem de ödenecek olan miktarı ve katsayıyı dahi açıklamamıştır. Öğretmenlerimiz için son derece önemli olan bu konuda hiçbir açıklama yapılmamış olması kabul edilemez bir durumdur ve öğretmenlerin haklarına yöneltilmiş gizli bir saldırıdır.
 
2.             Öğretmenlerimiz açısından son derece önemli olan diğer bir konu ise öğretmenlerin görev yeridir. Öğretmenlerimizin  ilk atamaları Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından yapılmaktadır. Sonraki yıllarda ise 25/1985 sayılı Öğretmenler Yasası’na bağlı olarak 1-15 Temmuz tarihlerinde ilgili Öğretmen Sendikaları ile istişare edilerek nakil işlemleri yapılmaktadır. Nakiller sonrasında okulların öğrenci sayılarına bağlı olarak münhal olan kadrolar  okul ve branş bazında Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından münhal ilan edilerek doldurulmaktadır. Doldurulamayan kadrolar yerine de geçici öğretmen görevlendirmeleri yapılmaktadır. Ancak bugün, UBP hükümetinin ve Milli Eğitim Gençlik ve Spor  Bakanlığının İlköğretim Dairesine bağlı öğretmen nakillerini sonuçlandırmadan nakil yerine görevlendirme yapmaya çalışması son derece yanlış olup, ayni zamanda öğretmen haklarına doğrudan bir saldırıdır.
 
3.             CTP-BG Hükümetleri döneminde geçici öğretmen görevlendirmeleri, 2006 yılında Bakanlık tarafından yapılan sınavla 2007 ve 2008 yıllarında ise Kamu Hizmeti Komisyonu tarafında yapılan Öğretmenlik sınavları dikkate alınarak başarı önceliklerine göre yapılıyordu. 2009-2010 eğitim-öğretim yılında İlköğretim, Genel Ortaöğretim ve Mesleki Teknik Öğretim Dairelerine bağlı okullarda 150 civarında geçici öğretmen görevlendirmesi yapılması beklenmektedir. Ancak, UBP Hükümeti ile Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı geçici öğretmenleri hangi kıstasa göre görevlendireceğini açıklamamıştır. Geçici öğretmenlik görevlerine “en koyu UBP’lilerin” görevlendirileceği söylentileri Hükümetin sadece “koyu UBP’lilerin hükümeti” olduğunu çağrıştırmıyor mu?
 
4.             Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından 22 Ağustos 2009 tarihinde yapılan öğretmenlik sınavına İlköğretim Dairesine bağlı okullar için açılan 120 münhal için 85 başvuru, Genel Ortaöğretim  ve Mesleki Teknik Öğretim Dairelerine bağlı okullar için açılan 71 münhal için ise 1676  başvuru yapılmıştı. Ortaöğretimde sınav sonrası hangi kıstas ve ihtiyaca göre artırıldığı açıklanmayan 32 kadro da dikkate alındığında ve münhal ilan edilen tüm kadroların doldurulmuş olduğu varsayıldığında toplamda 223 kadronun Kamu Hizmeti Komisyonu tarafınan doldurulmuş olması gerekmektedir. Öğretmenlik sınavına başvuran toplam 1761 kişiden Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından atanan 223 kişi dışında kalan 1538 öğretmen adayı geçici öğretmenlik bekliyor. UBP Hükümetinin sınav başarısını dikkate almadan hatta sınava girmeyen kişileri geçici öğretmen  olarak atadığı söylentileri 1538 kişiye  yapılan bir saygısızlıktır.
5.             Okullarımızda öğretmen eksikliği yanısıra yönetici kadrolarda da eksiklik olduğu görülüyor. Şubat ayında açılması planlanan, ilgili sendikalarla da istişare edip çalışması tamamlanan, ancak erken seçim kararı nedeniyle açılamayan okul müdürü ve müdür muavini kadrolarının öğretmen münhalları ile birlikte ilan edilmesi gerekiyordu. İlköğretim, Genel Ortaöğretim ve Mesleki Teknik Öğretim Dairelerine bağlı okullarda 35 civarında yönetici kadronun münhalı olduğu,  birçok okulun yeni ders yılına yöneticisiz başladığını görüyoruz. Okul müdürü ve müdür muavini münhallarının geciktirilmeden açılması gerekmektedir. UBP Hükümeti yönetici kadrolarını açmak yerine Öğretmenler Yasası’na aykırı olarak partizanca müdür görevlendirmeleri yapmaktadır. Bu ise kadroların açılmasını bekleyen yüzlerce öğretmeni huzursuz etmekte, eğitimi kaosa sürüklemektedir. Hükümetimiz döneminde ilgili Öğretmen Sendikaları ile mutabakat sağlanarak  Öğretmenler Sınav Tüzüğü’nde  yapılan  ve   14 Ocak 2009 tarihinde Bakanlar Kurulu tarafından onaylanan düzenlemelerle, ilgili tüm kesimlerce kabul gören çağdaş bir terfi sistemi geliştirilmiştir. Öğretmenin kıdemi, nitelikleri ve liyakati dikkate alınarak geliştirilen bu yönetici seçim sistemi ortadan kaldırılıp geçici öğretmen görevlendirmelerinde olduğu gibi yönetici pozisyonlarında da partizanca ve UBP rozetine göre uygulamalar mı yapılmaya çalışılıyor ?
Yukarıda kamuoyu ve eğitim camiası  ile paylaşmak istediğimiz konularda CTP-BG olarak hakların ve doğru uygulamaların geriye götürülmesine ve partizanlığın yerleşmesine karşı mücadele edeceğimizi bir kez daha vurgular, bu vesileyle tüm Müslümanların Ramazan Bayramını da kutlarız.”