İnönü Meydanı barışa, demokrasiye, yeşile hasret giderdi… Yeşil Yol şölenine akan binler…

 İnönü Meydanı barışa, demokrasiye, yeşile hasret giderdi… Yeşil Yol şölenine akan binler 20 Nisan’daki zafer kutlamasının provasını yaptı…

 
Hedef AB kapısını sonuna kadar açmak
 
 
Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) Genel başkanı, Başbakan Ferdi Sabit Soyer, hedefin Kıbrıs Türk halkının verdiği mücadelelerle araladığı AB kapısını sonuna kadar açmak olduğunu vurguladı. Soyer, “19 Nisan’dan sonra gındırdığımız kapıyı duvara dayayacağız” dedi.
 
CTP-BG’nin Yeşil Yol şöleni bu akşam Lefkoşa’daki İnönü Meydanı’nda muhteşem bir kalabalıkla gerçekleşti. İnönü Meydanını tıklım tıklım dolduran binlerce Yeşil Yol sevdalısı hep birlikte, barışa, çözüme, CTP-BG’nin yeşil yolunda demokrasiye ve sevgiye ‘evet’ dedi.
 
Bu akşam saat 19.00’da gerçekleşen şölene on bine yakın yeşil yol sevdalısı katıldı. CTP-BG Genel Başkanı, Başbakan Ferdi Sabit Soyer’in coşku dolu kalabalığa seslenmesinden önce, folklor gösterileri, ateş yutan adamın gösterileri, caz konseri, Grup Trafik ve Alkapon’un müzikleri gecenin coşkusunu artırdı.
 
Yeşil yol şölenine katılan küçükler ise yüzlerini boyatıp oyuncaklarda oynamanın, lezzetli ikramların tadına vardı.
 
 
GEÇMİŞTEN GELECEĞE UZANAN YOLDA KESİNTİSİZ İLERLEYECEĞİZ
 
CTP-BG Genel Başkanı Başbakan Ferdi Sabit Soyer saat 21.15’te İnönü Meydanı’nı dolduran coşkulu kalabalığa hitap etti. “Kıbrıs’ta barış engellenemez” “durmak yok ilerle” sloganları arasında konuşan Soyer, nereden gelirse gelsin, bu topraklarda sevgiyle birleşen herkesi kucakladığını vurguladı.
Sevgiyle birlikte demokrasiyi ve geleceği kurarak Kıbrıs Türk halkının eşitlik temelinde dünyayla bütünleşmesini hedeflediklerini kaydeden Soyer, “Geçmişten geleceğe doğru kesintisiz bir şekilde ilerlememizi sürdüreceğiz. Bu yolda önümüze çıkacak vadilere köprü kuracak, dağları tepeleri tünellerle aşacağız. Çünkü Kıbrıs Türk halkını geleceğe taşımak, Brüksel’de Kıbrıslı Rumlarla eşit oy sahibi olarak temsil ettirmeyi hedefliyoruz” dedi.
 
 
İçinde bulunulan süreçte ‘memleket battı, ülke yıkıldı’ şeklinde kampanya yapanlar olduğuna işaret eden Soyer, Kıbrıs Türk halkının tarihten gelen süreç içerisinde ilerlemesini sürdürdüğünün altını çizerek, “bu ilerlemeleri, Necati Özkanlar, Dr. Fazıl Küçükler, Osman Örekler, Mustafa Çağataylar ve onlar gibi pek çok eski politikacı ve o dönemi yaşayan pek çok insana borçluyuz. Onların emekleri bizleri buralara taşıdı. Ziya Rızkı, Özker Özgür, Naci Talat’ı hain ilan ettiler ama onlar bizleri bugünlere taşıdı.” Şeklinde konuşan Soyer, bu ilerleme sayesinde 2002’de kişi başına 2 bin dolara çıkarılan milli gelirin AB ve çözüm mücadelesinin yarattığı dinamikle önce 4 bin sonra da günümüzde 14 bin dolara taşındığını vurguladı. Soyer, “İşte Kıbrıs Türk halkı tüm insanların emeği ile buralara geldi. Şimdi ise hedefimiz bundan da ileriye gitmektir.” diye konuştu.
 
 
DÖKAY TARİHE KARIŞTI
 
Önceki hükümetler döneminde dövizle konut alıp mağdur olan insanların kurduğu DÖKAY adlı derneği anımsatan Soyer, CTP-BG’nin göreve geldikten sonra bu sorunu çözerek DÖKAY’ın tarih olmasını sağladığını vurguladı ve bunları başaranların aslında ‘bazılarının sinek gibi gördüğü halktı’ diyerek başarının Kıbrıs Türk halkına ait olduğunu kaydetti.
 
 
KIBRIS TÜRK HALKINI ULUSLAR ARASI MEŞRUİYETE TAŞIYACAĞIZ
 
İlerlemeye devam etmenin gelinen noktada en temel koşul olduğunun altını çizen CTP-BG Genel Başkanı Başbakan Soyer, TÜSİAD ile İŞAD’ın birlikte hazırladıkları “Kapı Aralığında KKTC” raporuna değindi. Raporda Kıbrıs Türk halkının çözüm ve AB kapısını araladığının yer aldığına işaret eden Soyer, “2009 sonunda çözüm ve AB temelinde Kıbrıs Türk halkını siyasi eşitlik temelinde uluslar arası hukukun bir parçası yapacağız. 19 Nisan’dan sonra gındırdığımız kapıyı duvara dayayacağız” dedi.
 
 
TURNUSOL ETKİSİ
 
CTP-BG Genel Başkanı, Başbakan Soyer son olarak son yaşanan ve siyasette “turnusol” etkisi yapan olaylara değindi.
Geçtiğimiz haftalarda hükümetin basın özgürlüğüyle ilgili eleştirilere uğradığını anımsatan Soyer, 1998’de seçimlere yapılan müdahaleler ve Ergenekon örgütü bağlantılarının ortaya çıkmasıyla basın özgürlüğünü savunan Eroğlu’nun “Bunu yayınlayanları dava edeceğim” diye infiale kapıldığının altını çizdi ve “işte turnusol kâğıdı etkisi bu” dedi. Eroğlu’nun kendisini de dava etmeye hazırlandığına dikkat çeken Soyer, “etsin bakalım, hiç gecikmesin. 109 Nisan’dan sonra hem meclis, hem savcılık hem de mahkemede görelim ne olacağını” dedi.
Bazı çevrelerin hala halkı “ayağınızı denk alın gününüzü gösteririz”  diye tehditlere savurduğunu da kaydeden Soyer, “Biz, sizin feriştahınız çift kanatla üzerimizde uçarken bile yılmadık. Şimdi özgürlük şerbetini içtikten sonra hiç korkmayız” dedi.
 
Halkı tehditler karşısında soğukkanlılığını korumaya da davet eden Soyer, “çünkü UBP, TDP, BKP, ÖRP, HİS hepimiz kardeşiz. Fark olabilir. Farklılıklar tartışılır. İnsanlarımız tüm farklarıyla birer değerdir ve demokrasimizi yaratır. Siyasal farklar kin getirmemeli. Fikirlerimizi yarıştıracak ve hep birlikte ileriye gideceğiz. Çünkü durmak yok” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
 
Soyer’in ardından sahne alan Türkiye’nin ünlü sanatçısı Ferhat Göçer’in müzikleriyle şölen geç saatlere kadar devam etti.