CTP-BG Genel Sekreteri Asım Akansoy El-Sen ve Tel-Sen’in grev ve eylemlerini değerlendirdi…

Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler “(CTP-BG) Genel Sekreteri Asım Akansoy, Es-Sen’in büyük bir sorumlulukla hareket ettiğini ve aylar öncesinden uyarılarda bulunduğunu anımsatarak, yaşanan sorunların sorumlusunun UBP olduğunu vurguladı.
Akansoy, dün (23 Ocak Pazartesi) akşam SİM TV’de Aysu Basri Akter’in sunduğu Günün Getirdikleri” programının konuğu oldu. Programda El-Sen ve Tel-Sen’in grev ve eylemlerini değerlendiren Akansoy, El-Sen’in sorumluluk bilincinin yüksek olduğunu kaydetti. Sendikanın aylar öncesinden özelleştirme teşebbüslerine karşı çıkarak tavrını ortaya koyduğunu, uyarılarda bulunduğunu, alternatif yasa tasarısı hazırladığını anımsatan CTP-BG Genel Sekreteri, “Bu sıradan basit bir olay değil. Açıklamalarını dinlerseniz halkı karşılarına almak istemediklerini görürsünüz” dedi. Akansoy, gelinen konakta ülke kurumları elden çıkarılırken siyasi kurumların da etkisizleştirilmekte olduğunu söyledi.
Akansoy, El-Sen’nin grev ve eyleme gitmesine yol açan siyasette Türkiye’nin de ciddi bir rolü olduğunu, UBP’nin de buna çanak tuttuğunu kaydederek, “Olaya geniş bakılmalı.  Sendikacılar, aylar öncesinden ‘elektriğe dokunursan yanarsın’ dedi. Dokundular ve yandılar. Eğer bugün sıkıntı yaşanıyorsa bunun sorumlusu UBP’dir” diye konuştu. Grevin toplumsal varlığa sahip çıkmak amacıyla yapıldığının da altını çizen Akansoy, bu nedenle halkın sendikanın yanında durması gerektiğini kaydetti ve ülkenin geleceğinin söz konusu olduğunu vurguladı.
KENDİ İNSANINI YOK SAYMAK KABUL EDİLEMEZ
Hükümetin elektrik Kurumu’na personel alımı için münhal açmasını da değerlendiren CTP-BG Genel Sekreteri, böyle bir anlayışı kabul etmenin mümkün olmadığını vurguladı. Akansoy, “Oturup konuşmak tartışmak yerine, kendi insanınızı yok sayamazsınız” dedi. Hükümetin sendikanın özelleştirmeye karşı sunduğu alternatif yasa tasarısını değerlendirmeye almadığını da kaydederek, “10 bakanın toplanıp bir yasayı toplumun kafasına vura vura geçirmeye hakkı yoktur” diye konuştu.
Gerek Maliye Bakanı Tatar gerekse diğer hükümet yetkililerinin sendikanın eylemini eleştirme adına devlet hastanesinde ameliyatların yapılamadığını savunmaları ve ileriye sürdükleri sabotaj iddialarını da değerlendiren Asım Akansoy, yapılanın popülizm olduğunu, fiili durumu ortadan kaldırmak için psikolojik savaş yapıldığını söyledi. Bakan Tatar’ın grevin başlamasının ardından TV’de sendikaları hedef gösterdiğini anımsatan Akansoy, “Bazı kesimler sendikalara düşman muamelesi yapmaya başladı. Teknecikteki insanlarla görüşmek konuşmak gerek. Eğer toplumsak ve birbirimize sorumluluğumuz varsa, “biz” algısı duygusu varsa, hükümette biraz vicdan varsa sendikayı dikkate alır ve görüşür” diye konuştu. Akansoy, CTP-BG’nin de bu süreçte her türlü katkıyı koymaya hazır olduğunu vurguladı. Akansoy, hükümeti, “gelen talimatları hayata geçiren bir hükümet” olmaktan vazgeçmeye davet etti.
30 Ocak’ta yapılacak olan eylemi düzenleyen platformla ilgili de bilgi veren Akansoy, Cuma ve Cumartesi gün yapılan toplantılara sendikalar, üreticiler ve bazı siyasi partilerin katıldığını kaydederek, bu platformun yeni ve çok geniş bir kesi temsil eden bir platform olduğunu belirtti. Akansoy, “Ortak paydaları var. Toplumsal var oluş kavgası, nüfus aktarımına, sermayeyi eritmeye yönelik politikalara karşı durma var. Buna benzer konularda ciddi tedirginlik var ama özellikle Kıb-Tek’in özelleştirilmesine hepsi de karşı. Toplumsal sorunu algılamışlar, paylaşmak için bir arada bulunuyorlar. Gün ortak paydada buluşma günüdür. Sağcısı solcusu emekçisi sermeyesi bir araya gelmeli” diye konuştu.

CTP Basın Bürosu