CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman bugünkü Meclis Genel Kurulu’nda Ercan Havaalanı’na ilişkin sözleşmenin süresinin sessiz sedasız uzatılmasıyla ilgili konuştu. Erhürman, ek sözleşmelerle ihalenin şartlarının esasına dair değişiklikler yapılmasının hukuka ve eşitlik ilkesine aykırı olduğunu söyledi. Erhürman şöyle konuştu:

“Bir süredir basında Ercan Havaalanı ile ilgili yapılmış olan sözleşmenin süresinin uzatılmasıyla ilgili birtakım haberler yer alıyor ancak bunlarla ilgili resmi bir açıklama şu ana kadar yapılmış değil. Bu yüzden konunun Meclis’te gündeme gelmesini istiyoruz. Elimizde, ‘Ek Sözleşme – No: 2’ metni var. Bu metin bu sözleşmenin ihale aşamasından beri yaşanan sıkıntıları, hukuki aksaklıkları bir kez daha en açık biçimde ortaya koyuyor. Bu konunun araştırılması için bir meclis araştırma komitesi kuruldu biliyorsunuz. Komite çalışmalarını tamamladı ve raporun hazırlanması aşamasına geçti. Amacımız Meclis tatile girmeden önce raporun Genel Kurul’a getirilmesi. Bu komitenin çalışmaları sırasında baştan beri yapılan hatalar ve hukuka aykırılıklar defalarca karşımıza çıktı. Bu sözleşmenin imzalanması yeterli hazırlık yapılmadan gerçekleştirilmiştir. Sözleşme imzalandıktan sonra defalarca esasa dair değişiklikler gündeme gelmiştir. Bugüne kadar olan kısım raporda yer alacak ama rapor daha hazırlanmadan büyük bir rahatlıkla komite üyesi olarak söyleyebilirim ki yapılması gereken işlerin pek çoğu yapılmaması gereken şekilde yapılmıştır! Ta işin başından beri!”

İHALEDEKİ EŞİT KOŞULLARI SAKATLIYORSUNUZ
“Yapılmış olan sözleşmede ve onun şartnamesinde bu bölgenin ilgili şirkete her türlü sorundan ari şekilde teslim edileceğine dair taahhüt var ancak teslim bu biçimde gerçekleştirilemedi. Şimdi sözleşmenin süresini iki tarafın iradesi ile dört yıllığına uzattınız. Sayın Tahsin Ertuğruloğu’nun 22 Mayıs 2017’de yedi düzeltme yapılırsa imzalarım yönünde Başbakana yazısı var. Dört tanesini yapmadınız bu yüzden iradem söz konusu olamaz şeklinde beyanı var. Bir sözleşme imzalanması için bir şartname çerçevesinde ihaleye çıkıldığında katılan şirketler var olan şartname ve sözleşme taslağı ışığında teklif atar. Bu teklifler atıldıktan sonra birtakım ek sözleşmelerle değişiklikler yapılabilir ama değişikliklerin hiçbiri sözleşmenin esasını değiştiremez. Değiştirirse ta başa dönülür, ihalenin yapılacağı aşamada diğer şirketlere eşit şart tanınmadığı anlamına gelir ve bu ihaleyi sakatlar.”

İHALE AŞAMASINI SAKATLADINIZ
“Şimdi soruyorum: Bu sözleşme imzalandı mı? Hala bir taslak mı? Tahsin Ertuğruloğlu yedi tane değişiklik önermiş, üç tanesi gerçekleşmiş bu yüzden iradesini katmak istemediğini yazmış. Bu talepler nedir? Farkında mısınız ki dört yıl daha uzattığınız halde ta baştaki ihale aşamasını sakatlamış olacaksınız. Neden yapmaya kalkıyorsunuz bu sözleşmeyi? Aslında sözleşmeyi imzalarken tutamayacağınız bir söz verdiniz, işi aceleye getirdiniz, her türlü sorundan ari biçimde sahayı devredemediniz bunun için de şirket birtakım zararlara uğradığını iddia ediyor ve bu zararların giderilmesi için tazminat istiyor ve siz de biz o kadar para ödeyeceğimize dört yıl daha uzatalım kaygısıyla bu işi yapıyorsunuz.”

DÖRT YILI NEREDEN ÇIKARDINIZ?
“Şirket mahkemeye gidecekse mahkeme huzurunda tüm taraflar dinlenerek tazminata hükmedilecekse edilecek. Buna mahkeme karar verecek! Oysa siz şimdi burada hiç hesap yapmadan ve yaptıysanız yaptığınız hesabı Meclisin gündemine getirmeden dört yıl gibi bir süreyi vererek sorunu gidermeye çalışıyorsunuz. Nereden çıktı bu dört yıl? Bu hesap nereden çıktı? Bunu mahkemenin belirlemesi gerekir. Önemli olan nokta bu sözleşme tüm UBP ve DP’li vekillerin söylediği gibi bu ülkede imzalanmış en büyük kamu-özel ortaklığı sözleşmesi. Birinci dakikadan bugüne kadar hata üstüne hata yapıldı. Ve şimdi Ertuğruloğlu, benim sözleşmenin imzalandığından haberim yok diyor. Siz Meclise dört yılı neye göre hesapladığınızı açıklamıyor veya açıklayamıyorsunuz. Bunu biz sormasak kamuoyuna hiçbir bilgi vermeyeceksiniz. Soruyoruz yine doğru dürüst hiçbir bilgi vermiyorsunuz. Meclis’te Ertuğruloğlu ve Dürüst birbirini suçluyor. Ertuğruloğlu ben desteklemiyorum dediği için siz Resmi Gazete’de karar tarihini değiştiriyorsunuz ve kararın alınmadığı bir tarihi karar tarihi olarak yayınlıyorsunuz. İnanılır gibi değil, bu kadar keşmekeş, bu kadar ciddiyetsizlik ve kamu yararı konusunda bu kadar duyarsızlık görülmemiştir.”