CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Meclis Genel Kurulu’nun bugünkü oturumunda geçmiş haftalarda sorduğu ancak hükümet sıralarından yanıt alamadığı soruları tekrarladı. Erhürman cevap alamadığı sürece bu soruları sormaya devam edeceğini belirterek, “peşkeş” kelimesini kullanmak istemediğini ancak elinde somut göstergeler olduğunu buna rağmen yine de bu kelimeyi hükümetten yanıt gelene kadar kullanmayacağını kaydetti. Erhürman, “Turizm Bakanlığı ve bünyesinde olan dairelerde birtakım somut olaylar yaşanıyor. Sorularıma yanıtlar gecikirse ve tatmin edici olmazsa kelimelerin rengi değişecek” dedi.
KUMYALI’DA NELER OLUYOR?
Kumyalı’da 530 dönümlük orman arazisinin kira sözleşmesine değinen ve yasalara aykırı noktalarını paylaşan Erhürman, imzalanan sözleşmenin ilginç olduğunu, kamuya ait orman arazisinin 10 yıllığına ağaçlandırma ve rekreasyon amacıyla kiralandığını ve aynı sözleşmenin içinde kiralanan şirketin sözleşmeye uyması halinde, ‘hükümet emirname değişikliği yaparsa’ ve ‘Meclis de yasal değişikliği yapıp o bölgeyi turizm bölgesi ilan ederse’ bu arazinin o şirkete 49 yıllığına tekrar kiralanacağını yazdığını belirtti. Erhürman konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Somut olarak şunu soruyorum: Orman arazisini nasıl kiralarsınız? Bir sözleşmede nasıl olur da 10 sene sonraki bakanlar kurulunun emirname değiştireceğini ve 10 sene sonra Meclis’in yasayı değiştirerek o bölgeyi turizm bölgesi ilan edeceğini taahhüt edersiniz? Bu yetkiyi nereden buluyorsunuz? Hukuka aykırı bir iş yaptığınızı 10 yıl önceden ilan etmiş olmuyor musunuz? Orada emirname değişirse bunu kimin için yapacağınızı ilan etmiş oluyorsunuz. Oysa hepimiz biliyoruz ki belli bir kişi ya da yatırım için ne yasa değişikliği yapılabilir ne de emirname değişikliği yapılabilir. Bu başlı başına hukuka aykırılıktır.”
BAFRA TAHSİSLERİ İPTAL EDİLECEK Mİ?
Genel Başkan Erhürman konuşmasında Bafra’da kitle turizmi için tahsis edilen yatırımları da sordu. Yatırım yapılmayan tahsislerin iptal edilip edilmeyeceğini soran Erhürman şöyle konuştu:
“Kitle turizmine ayrılmış iki yatırım yapıldı iki tanesi de yapılmaya başlandı. 9-11 arasında boşta bulunan tahsis var. Bafra’da bu kadar çok tahsis orada bekliyorken bu tahsislerle ilgili ne yapacaksınız? Kitle turizmi için ayrılmış o güzelim sahillerdeki yatırımlar yapılmayacaksa, Kumyalı gibi eko-turizm bölgelerine yatırım izni mi vereceksiniz? Bu tahsisleri iptal edecek misiniz? İptal ettiğiniz zaman yeniden ihaleye çıkıp o yatırımları oraya yaptırmanız lazım. Bafra ile ilgili gerçekten yatırım analizi yapıldı mı? Bafra’da eğer geriye kalan 11 bin yatak kapasiteli yatırım yapılırsa Bafra bölgesi, altyapısı itibariyle o kadar insanı kaldıracak mı?”
BEDİ’S KONUSUNDA SÖZLEŞMEYE AYKIRI DAVRANMAYA DEVAM MI?
Mağusa’da kamuya ait piknik alanı olan Bedis’in bir şirkete kiralanması ve halkın oraya girişinin yasaklanması konusuna da değinen Erhürman, Hakan Dinçyürek’in bakanlığı döneminde imzalanan sözleşme ile ilgili Dinçyürek’in Meclis kürsüsünden iddiaları olduğunu hatırlattı. Erhürman, şimdiki bakanın imzaladığı sözleşmede halkın oraya girişinin yasaklanamayacağının yazdığını ancak yasaklandığını belirterek, “Ona da mı dava açalım? Bu tip yerleri halkın elinden alarak kapısına kilit vurmaya devam mı edeceksiniz? Hukuka aykırılık bu kadar net ortadayken, Eski Eserler Dairesi’nin açık yazısı orada dururken, oranın birinci derece sit alanı olduğu belirtilirken bildiğinizi okumaya devam mı edeceksiniz? Hadi bizi dikkate almıyorsunuz sizin her yasanıza destek veren Hakan Dinçyürek’e ne cevap vereceksiniz?” dedi.
GORNO TEPESİ’NE YATIRIM MI YAPILACAK?
Vasilya’daki yüksek orman arazisi olan Gorno Tepesi’ne göz diken hükümetin buradaki amacını soran Erhürman, ortada bir teleferik lafının döndüğünü ancak ne yatırımcı hakkında ne de proje hakkında bir şey bilen birinin olduğunu söyledi. Lapta Belediyesi’nin o bölgede çalışmalar yürüttüğünü ancak meclis üyelerinin bile bilgisi olmadığını kaydeden Erhürman, “anlamadığım şey o bölge bakanlar kurulu kararı ile rezerv arazi olarak ayrıldı. Gorno Tepesi’nin üzerine bir yatırım mı yapılacak? Oranın yüksek orman arazisi olduğunu bilmiyor musunuz? Ne için rezerv yaptınız orayı? Orman Dairesi, Eski Eserler ve Tarım Dairesi’nden olumlu görüş geldiği söyleniyor. Peki proje ne? Somut, bir şirket tarafından yapılmış bir proje varsa ihaleye çıkılmayacak mı? Bakkal dükkanı işletme ile devlet yönetme arasındaki fark ortadan kalkmış gibi. Sözünü ettiğiniz arazilerin tamamı kamu malı. Bu konuda kurallar var. Çevre komitemiz şu anda orada araştırma yapıyor, sonucu açıklayacağız. CTP yatırımlara karşı değildir, yatırımlara bakışı da nettir: planlı ve kamunun tabi olduğu kurallara bağlı olarak yapacaksınız” diye konuştu.
KUMARCILAR HANI’NDAKİ DÜKKANLAR NEDEN KAPALI?
Erhürman son olarak restore edilerek halkın kullanımına açılan Kumarcılar Hanı’ndaki kiralanan ancak çok önemli bir bölümü kapalı olan dükkanlar konusuna değindi. Orada da UBP-DP zihniyetinin devam ettiğini kaydeden Erhürman, her hafta sonu Kumarcılar Hanı’nda birkaç saat geçirdiğini ancak dükkanların tamamının kiralanmış olmasına rağmen çoğunun kapalı olduğunu belirtti. Erhürman sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kira sözleşmesinin 16’ıncı maddesine bakıyorum; belirlenen sürede açacaksınız ve çalıştıracaksınız diyor. Altı aydır her hafta gidiyorum, dükkanların yüzde 60-70’i hala açılmadı ama hepsi tahsis edildi, kiralandı hem de 100 Sterline. Bu memlekette bu iş böyle. 100 Sterline kamunun malını kapat sonra hava parasına başkasına kirala. Bu zihniyetle turizm yaptığınızı söylerseniz birileri de size buna turizm değil peşkeş denir der. Dükkanların çoğu kapalı olduğu için halk oraya gitmiyor, dükkanı açanlar bu nedenle günlük 5 Euro ciro yapıyor. Ayrıca insanlara söz veriyorsunuz orada müze yapılacak diye ama hiçbir şey yapmıyorsunuz. Burası kamunun malıdır. Burada turizm yapıp gelirlerinizi artırabilirsiniz ama hiçbir şey yapmadığınız gibi buralardan kötü kokular da geliyor”.