CTP Genel Başkanı Lefkoşa milletvekili Tufan Erhürman bugünkü Meclis Genel Kurulu’nda hükümetin yaz saati uygulamasının yasaya aykırı olduğunu, bakanlar kurulunda karar alarak sürekli yaz saati uygulamasına gidilemeyeceğini ortaya koydu. Sabahın karanlığında çocukları yollara düşüren, halkın ihtiyaçlarını dikkate almayan hükümetin bu karardan derhal vazgeçmesini isteyen Erhürman, aksi takdirde yine mahkemeye gidileceğini ve bu kararın altında imzası olan tüm bakanların bundan sorumlu olacağını söyledi. Erhürman şöyle konuştu:
“Bir yıldır ülkemizde gündem olan bu konuda ne olacağı ile ilgili hala karmaşa yaşanıyor. Hükümet sıralarından yetkililerin açıklaması, ‘geçen yıl ne yapıldıysa bu yıl da aynısı yapılacak’ oldu. Bir gazetecinin sorusu üzerine de ‘Eğer Türkiye’de değişirse burada da değişecek’ denildi. Türkiye’de yakın zamanda bu konuda bir mahkeme kararı çıktı ve o karar bile KKTC’de şimdi ne olacak tartışmalarını gündeme getirdi. Sadece bu olgu dahi memleketin idaresinin nasıl bir ciddiyetsizlikle sürdürüldüğünü çok açık biçimde ortaya koydu. Bu ülkede 7 Ocak’ta seçime gidiyoruz, neden? Bu ülkeyi kimin yöneteceğini bu halk belirlesin diye. Yoksa Türkiye bakanlar kurulunun ya da yargı mercilerinin alacağı kararlara göre bu süreçler belirlenecekse o zaman bu ülkede ayrı bir hükümete gerek yoktur. Orada alınan kararları öğrenmek çok daha kolaydır. Buradaki bakanlar kurlunun kararlarından bile daha kolay öğreniyoruz. Bu hükümet döneminde bakanların bile bakanlar kurulunun kararlarını mecliste öğrendiği günlerden geçtik. Bu ülkedeki halkın taleplerine, ihtiyaçlarına göre irade göstermeyecekseniz size gerek yoktur. Bir hükümet olarak ülkeyi yönetemiyor olmanız bir yana, ülkeyi yönetme iddianızdan da vazgeçtiniz demektir. Geçen yıl yaşanan hazin kazanın ardından buradan hükümeti ‘bilirkişi raporu hazırlayın, sebepler ortaya çıksın, doğru dürüst tartışma yapalım’ diye defalarca uyardık. Yine her konuda olduğu gibi herhangi bir sorumluluk ortaya koymadılar ve bir rapor ortaya çıkarmadılar. Hala bugün o kazanın üzerindeki soru işaretleri devam ediyor. Hükümet hiçbir konuda sorumluluk alarak hareket etmiyor. Saldım çayıra Mevlam kayıra devam ediyor”.
BAKANLAR KURULU YASADIŞI KARARLAR ALMAYA DEVAM EDİYOR
“Bu yaz saati uygulaması ile ilgili 2004 yılında alınmış bir bakanlar kurulu kararı var. Şöyle diyor: ‘Bakanlar Kurulu, Avrupa ülkeleriyle birlikte her yılın Mart ayının son Pazar günü ile başlayıp Ekim ayının son Pazar günü sona eren saat ayarlamasına ülkemizde de uyulmasına ve saat ayarlamasına ilişkin tarihlerin Başbakanlık tarafından çıkarılacak bir genelge ile duyurulmasına karar verdi’. Ama ne yapıyor bu hükümet? 12 yıl sonra, yani 2016’da bakanlar kurulu kararı üretiyor ve şöyle diyor: ‘Bakanlar Kurulu saat ayarlamasına ilişkin … 2004 tarihli Bakanlar Kurulu kararının iptal edilmesine ve yaz saati uygulamasının SÜREKLİ KILINARAK, uygulamanın Başbakanlık tarafından çıkarılacak bir genelge ile duyurulmasına karar verdi’ diyor”.
YASAYI DEĞİŞTİRMEDEN BAKANLAR KURULU KARARI İLE HAREKET EDEMEZSİNİZ
“Burası farklı bir coğrafya. Bu coğrafyada yaşayan insanların ihtiyaçları, talepleri farklı. Özel ulak gibi orada alınan kararı buraya uygulamak için, yaz saati SÜREKLİ olacak diye karar alıyorsunuz. Oysa yürürlükteki mevzuatta, Fasıl 98’de 2. madde 1. fıkra şöyle diyor: “Bakanlar Kurulunun emirname ile saptayabileceği her yılın belli bir süresinde KKTC’de yasal ve genel amaçlar için saatler Greenwich saatinden üç saat ileriye ALINIR”. Bu emredici bir hükümdür. Takdir yetkiniz yoktur. Yasa koyucu size yılın belirli bir süresinde saatleri üç saat ileriye almanızı emrediyor. Bakanlar kurulu kararı ile sürekli olarak yaz saati uygulamasında kalamazsınız. Makul olan Avrupa standartlarında belirli bir süreyi tayin edebilirsiniz ama sürekli bir karar alamazsınız. Yasayı değiştirmeden sadece bakanlar kurulu kararı ile bunu sürekli kıldım diyemezsiniz.”
YASAYA AYKIRI KARAR VERİRSENİZ TÜM BAKANLAR SORUMLU OLACAK
“Bir hükümetten ne beklenir? Kendi ülkesinin coğrafi koşullarını, halkının taleplerini, ihtiyaçlarını dikkate alması, çocukların uykudan uyanma ve okul yoluna koyulma saatlerini düşünmesi beklenir. Çocukların karanlıkta sokağa çıkıp çıkmayacaklarını dikkate alarak hareket etmesi beklenir. Türkiye koskoca, 80 milyonluk bir ülke. Kendilerine göre bir saat belirliyor olabilirler. Türkiye bu saati kendi için belirledi diye sizin, bu yasa yürürlükte iken ve sizi bağlarken ve halkın geçen seneden beri talepleri ortadayken, ‘ben bildiğimi okurum ve Türkiye değiştirirse ben de değiştiririm’ deme lüksünüz yoktur. Bu, ‘ben yasa masa, halkın ihtiyacı, talebi falan tanımam, bu ülkede aklıma eseni yaparım’ demektir. ‘Bu memleketin sahibi benim, halkın sahibi benim, ben ne dersem o olur’ demektir. Hükümeti bir an önce, halkın talep ve ihtiyaçlarını dikkate alarak, mevzuata göre hareket etmeye davet ediyorum. Bu yasa sizi bağlar. Birçok başka konuda yaptığınız gibi bu konuda da anomali yaratıp insanları mahkemelerde koşturtmayın”.