Olağanüstü toplanan CTP 25. Kurultay sonuçlarına göre oy kullanan 835 delegenin 727 oyunu alan Mehmet Ali Talat genel başkanlığa getirildi. Yaşar Oduncuoğlu ise 93 oy aldı. Coşkulu alkışlar eşliğinde teşekkür konuşmasını yapmak için kürsüye çağrılan Talat, en kısa sürede parti meclisini toplayıp merkez yönetim kurulunu belirleyeceklerini ve hemen yola koyulacaklarını kaydetti. Talat ülkede adaleti tesis etme, kendi kendine yeten bir ülke yaratma ve halkı çözüm sonrası Kıbrıs’a hazırlama gibi yükümlülükleri olduğunu ve bunu el birliğiyle yerine getireceklerini vurguladı.
Talat’ın konuşması şöyle:
“Sevili CTP’liler, değerli basın mensupları bugün CTP güzel, kendine yakışan, geleceği daha güzel kurmak üzere yola çıkmak üzere düzenlediği bir kurultay yaşadı. Bu kurultayda bana güven duyan ve beni CTP genel başkanlığına seçen tüm partililere oy versin vermesin tüm delegelilere içtenlikle teşekkür ediyorum. Sevgili Yaşar Oduncuoğlu parti içi demokrasinin güzel bir örneği olmak üzere adaylığını ortaya koydu ve bu yarışa katıldı ama en önemlisi yarışın sonucunda partimizi yeniden toparlayabilmek için tüm gücüyle bana destek vereceğini açıkladı, beni kutladı. Ben de kendisini kutluyor, teşekkür ediyorum. Parti meclisimiz de az sonra teknolojinin imkanlarıyla ortaya çıkacak ve CTP’nin önümüzdeki dönem yönetimi belirlenmiş olacak. Çok kısa sürede PM’yi toplayıp MYK’yı belirleyeceğiz ve yola koyulacağız. Yapacak çok işimiz var. CTP’ye bu toplumda layık olduğu yeri kazandırmak ve CTP’yi bu toplumun en önemli siyasi partisi olarak yenilemek, daha ileriye götürmek ve de gençleştirmek hedefimiz olacak, bu doğrultuda yürüyeceğiz. Burada önemli olan husus konuşmamda da ifade ettiğim gibi toplumda adaleti sağlamak temel hedefim olacak. Buna çok önem veriyorum. Kıbrıs Türk halkı siyasete ve siyasetçilere karşı güvensizlik ifade ediyor. Bu ülkenin en eski partisi bu ülkenin emekçi halkın siyasi partisi, bu ülkede barışı gerçekleştirmek için çalışan CTP bu anlayışı değiştirip siyasete yeniden güven kazandıracak, bu boynunun borcudur. İstikrarlı büyüyen, kendi kendine yeten bir ekonomi için çalışacağız. Bu çalışmaları yürütürken olası Kıbrıs çözümüne karşı halkımızı hazır hale getireceğiz. 2004’ten beri AB’nin fiilen üyesi olan Kıbrıs Rum tarafıyla eşit ortaklığımızda en büyük ihtiyacımız kurumlarımızı ve ekonomimizi güçlendirip kendi kendimizi yöneterek vesayetten uzak durmaktır. Bunun için çok yoğun çalışmamız gerekmektedir. Bunun için partimin birlik ve bütünlüğünü tesis edebilmek için bütün partililerin yardımına ve desteğine ihtiyacımız olacak. Artık insanlarımız geçmişte olduğu gibi özveriyi paylaşmak gerektiğini anlayacaklar ve bunun için tüm çabalarını tüm anlayışlarını ortaya koyacaklardır. Artık parti içi bölünmeleri sileceğiz. Partinin bir bütün olarak hedefleri doğrultusunda Kıbrıs Türk halkını daha güzel günlere taşıma için yola koyulma zamanı gelmiştir. Bunun için hep birlikte hareket edeceğiz, birlik içinde olacağız, geleceği kurgularken bilgi birikimimizi alacağımız uzman desteğini ve tüm kapasiteyi devreye koyarak daha güzel daha rahat yaşayan bir halk ve bir ülke yaratabilmek için çabalarımızı sürdüreceğiz ve başarıya ulaşacağız. Bu yolda tüm CTP’lilere teşekkür ediyorum ve onlardan bir şey bekliyorum; birliklerini beraberliklerini hiç unutmasınlar, onu en temel hedef olarak görsünler, birlikte omuz omuza çalışmaya devam etsinler.”